Rize/Ardeşen’den kalkacak olan aracımıza sizleri alıyor ve yolculuğumuza başlıyoruz. Gece yolculuğumuzun ardından sabah Denizli’ye varıyoruz.
Sabah saatlerinde Denizli’ye varıyoruz. İlk olarak kahvaltımızı alacağımız restorana geçiş yapıyoruz. Travertenlerin eteğinde kahvaltımızı yaptıktan sonra travertenleri ve antik kentleriyle ünlü, beyaz cennet Pamukkale’ye hareket ediyoruz. Pamukkale’de ilk olarak beyaz peri masalını yaşamak için Travertenler ve Hierapolis Antik Kenti’ni gezmeye başlıyoruz. Her noktasında ayrı izler ve özellikler bulunan antik kentte, rehberimizin anlatımlarını dikkatle dinleyip verilecek fotoğraf molaları eşliğinde Hamam Binası, Nekropol Alanı, ana cadde üzerinde bulunan Domitian Kapısı ve Latrina Binası, Apollon Tapınağı ve cehennemin giriş kapısı olarak bilinen Plutonium (Cin Deliği) gezilerimizi gerçekleştiriyoruz. Ardından bembeyaz dokusuyla kendisine hayran bırakan Travertenlere ulaşıyoruz. Bundan 2 bin yıl önce Bergama Krallığı, bu çekiciliğe karşı koyamamış ve travertenlerin yanına Hierapolis Kenti’ni inşa etmiştir. Bu dönemde Hierapolis bir termal sağlık merkezi gibi görev yapmış ve şifalı olduğuna inanılan kaynakları, yüzlerce yıl boyunca Anadolu’nun farklı yerlerinden gelip sağlık ve güzellik arayan kişiler tarafından ziyaret edilmiştir. Günümüzde de güzellik ve sağlık arayışı içinde olan insanlar, termal havuzları ziyaret etmeye devam ediyor. Siz de binlerce yıl önce, antik dünyanın insanlarının yüzdüğü havuzlara girebilir ve travertenlerin muhteşem manzarasını izlerken şifa bulabilirsiniz. Rehberimizin bilgilendirmesi ve Traverten havuzlarına girmek için verilecek serbest zamanın ardından Travertenlerden ayrılıp, Kuşadası’na doğru yola koyuluyoruz. Kuşadası’nda Güvercinada Kalesi ziyaretini gerçekleştirdikten sonra Kaleiçi mevkiini gezmeniz için verilecek serbest zaman sonrası otelimize doğru koyuluyoruz.Kahvaltı: Yol üzerindeki tesiste alınacaktır. (Dahil Değildir)Öğle Yemeği: Yol üzerindeki tesiste alınacaktır. (Dahil Değildir)Akşam Yemeği: Otelde alınacaktır. (Ücrete Dahildir)Konaklama Oteli: Aydın otelleri vb. oteller
Otelde alacağımız kahvaltı sonrası Küçük Menderes havzası boyunca ilerleyerek Keçi Kalesi’ni görüyor ve bölgenin en eski yerleşim yerlerinden birisi olan, bir amazon kraliçesinin ismini taşıyan Apasas’a, bugünkü adı ile Selçuk’a ulaşıyoruz. Selçuk Kalesi, St. John Bazilikası, Isa Bey Camii, Artemis Tapınağı gibi önemli ve tarihi yapıları panoramik olarak gördükten sonra yeryüzüne çıkartılan en güzel antik kentlerimizden birisi olan Efes Harabelerine gidiyoruz. Altın çağını Roma döneminde yaşamış olan Efes Antik Kenti’ne Magnesia Kapısı’nı kullanarak giriş yapıyor ve rehberimizin adım adım anlatımları ile gezimize başlıyoruz. Yaklaşık 2 saat sürecek olan antik kent gezimiz esnasında sırasıyla Odeion, Varius Hamamları, Agustus Tapınağı, Domitian Tapınağı, Gaius Memnus Anıtı, Kuretler Caddesi, Herakles Kapısı, Trajan Çeşmesi, Hadrian Tapınağı, Yamaç Evleri, Skolastika Hamamları, Celsus Kütüphanesi, Ticaret Agorası ve 24 bin kişilik dev Antik Tiyatro, göreceğimiz yapılar arasında yer alıyor. Efes gezimizi tamamladıktan sonra, tarihi ve mimari dokusuyla Rumların mübadele öncesi bizlere bıraktığı en önemli yerleşim yerlerinden birisi olarak görülmeye değer güzellikteki Şirince’ye gidiyoruz. “Dağdaki Efes” yakıştırması ile Efes’ten göç eden Rumlar tarafından inşa edilen, ulaşımı zor olduğu için savaş yıllarında zarar görmeden tüm güzelliğini korumayı başarabilmiş Şirince sokaklarında yapacağımız yürüyüş ile yöreye özgü meyve şaraplarının tadına bakacak, öğle yemeğimiz için yöresel lezzetler sunan butik restoranlara misafir olacağız. Verilen serbest zamanın ardından hediyelik alışverişlerimizi tamamlayarak yeniden otobüsümüz ile buluşuyor ve Selçuk ilçe merkezinde yer alan, Aydınoğulları Beyliği tarafından bölgenin ilk camisi olarak 14.yyda inşa ettirilen İsa Bey Camii’ne gidiyoruz. Antik dönem yapı taşlarının İslam mimarisi ile harika bir uyum içinde olduğu, yemyeşil avlusu ile alışılmış camii tarzının dışında bir örnek sergileyen yapının detaylarını rehberimizden dinledikten sonra aracımızla buluşup İzmir’e doğru yol alıyoruz. İzmir’de Konak Meydanına ulaşıyoruz. Meydanda bulunan ve İzmir’in simgesi Saat Kulesi, küçük ama üzerindeki çinileriyle eşsiz olan Konak Yalı Camii, ülkemizin işgali sırasında acı ve önemli olaylara tanıklık etmiş tarihi Hükümet Konağı ve kurtuluş mücadelemizin ilk ve son kurşununun atıldığı ve bu ilk kurşunu atarak kurtuluş mücadelemizin kıvılcımını ateşleyen Hasan Tahsin Anıtını görüp fotoğraflıyoruz. Konak meydanındaki keyifli dakikaların ardından özellikle bayan misafirlerimizin vazgeçilmezi olan İzmir’in yüzyıllardır ticaretinin merkezi haline gelmiş Tarihi Kemeraltı Çarşısını ve ara sokaklarında dolaşarak iyice keşfetmeniz için sizlere serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanımızın bitiminde tarihi Hisarönü Camii ve Kızlarağası Hanında buluşarak bu seferde Tarihi çarşılardan doyamadan ayrılarak İzmir körfezinin bir uçtan diğer ucuna kadar uzanan sahil şeridinin en güzel bölümü olan kordon boyuna kısa bir yolculukla ulaşıyoruz. Kordon boyunun başlangıcındaki Cumhuriyet Meydanını, Atatürk Anıtını, özellikle 60lı ve 70li yıllarda çekilen Türk filmlerine sıkça konu olan meşhur Pasaport İskelesi ve Efes Otelini panoramik olarak görüp fotoğrafladıktan sonra kordondaki yürüyüşümüze başlıyoruz. Tekrar aracımızla buluşup Ayvalık’a doğru yol alıyoruz. Kahvaltı: Otelde alınacaktır. (Ücrete Dahildir)Öğle Yemeği: Yol üzerindeki tesiste alınacaktır. (Dahil Değildir)Akşam Yemeği: Otelde alınacaktır. (Ücrete Dahildir)Konaklama Oteli: İzmir otelleri vb. oteller
Otelde alacağımız sabah kahvaltısı sonrasında panoramik olarak Sarımsaklı plajını görüyoruz ve çam ormanlarıyla kaplı Ayvalık Adalarına hâkim yüksek bir tepe olan Şeytan Sofrasına hareket ediyoruz. Şeytanin ayak izini simgeleyen demir kafes içindeki izi gördükten sonra Ayvalık koylarının ve Midilli adasının doyumsuz manzarasını izleyerek çaylarımızı yudumluyoruz. Bol bol fotoğraf çektikten sonra aracımızla Cunda diğer ismiyle Ali Bey adasına doğru yol alıyoruz. Yol üzerinde Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü olma özelliğine sahip Lale adası ile Cunda adasını birbirine bağlayan boğaz köprüsünü geçtikten sonra adaya varıyoruz. Adada 1873 yılında inşa edilen ve adanın anakent kilisesi olan Taksiyarhis Kilisesi’ni ziyaret ediyor ve adanın arnavut kaldırımlarında yürüyerek Rumların yaşadığı taş evleri hayranlıkla izliyoruz. Alışveriş için serbest zaman veriyoruz. Ardından Kaz Dağlarının muhteşem manzarası eşliğinde Bozcaada’ya doğru yol alıyoruz. Geyikli iskelesinden yaya olarak bineceğimiz feribotla yaklaşık yarım saat süren bir yolculuktan sonra ulaşacağımız Bozcaada’daki ilk durağımız tüm ihtişamıyla bizleri karşılayan ve Cenevizliler tarafından yaptırıldığı bilinen Bozcaada Kalesi olacak. Burada manzaralar eşliğinde yapılan anlatımlar ve çekilen fotoğraflar sonrası eski Rum Mahallesi (Cumhuriyet caddesi ) ve eski Türk mahallesinin (Alaybeyi mahallesi) ara sokaklarında dolaşırken eski Bozcaada yaşamının izlerini arıyoruz. Bozcaada sokaklarında dolaşırken adanın yerel lezzetlerinden Kavala kurabiyesi, Damla sakızlı kurabiye, Damak çatlatan, Badem lokumu ve adaya özgü reçellerini tatma fırsatı buluyoruz. Tabi ki Bozcaada denince ilk akla gelen ve ada topraklarının 1/3 ünü kaplayan üzüm bağlarından elde edilen şarapları yudumlamak ve alışveriş yapmak için şarap atölyelerine gidiyoruz. Adanın eski sokaklarındaki yürüyüş turumuzu bitirdikten sonra rehberimiz tarafından verilen serbest zamanda dileyen misafirlerimiz iskelenin oradan hareket eden minibüsler ile adanın Ayazma Plajına gidebilirler. Verilen serbest zamanın ardından bu şirin Ege adasından ayrılmak için tekrar feribot iskelesinde buluşup Geyikli ’ye doğru hareket ediyoruz. Tekrar aracımızla buluşup Çanakkale’ye doğru yol alıyoruz.
Otelde alacağımız kahvaltı sonrasında aracımızla Çanakkale-Eceabat feribotuyla tarihi yarımadaya geçiyoruz. Sabah saatlerinde ilk durağımız Kilitbahir Kalesi. Denizin kilidi anlamına gelen kale, Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul’un savunmasını Çanakkale’de başlatmak amacı ile boğazın en dar yerine 1461-62 yıllarında inşa edilmiş kaleyi rehberimiz anlatımında dinliyoruz. Panoramik olarak izleyerek hemen güneyinde yer alan Çanakkale Boğaz savunmasının merkezini oluşturan tabyalardan biri olarak 3. Mustafa döneminde inşa edilmiştir Namazgâh Tabyasına geçiyoruz. Plan şeması ile İslam mimarisinde “ namazgâh” plan şemasına andıran tabyamızı panoramik olarak rehberimiz anlatımında tanıyoruz. Ardından 18 Mart 1915’in dönüm noktalarının yaşandığı merkez tabyalarından Rumeli Mecidiye Tabyasını ziyaret ediyoruz. 18 Mart 1915’te en etkin tabyalardan biri olup tabya girişinde 18 Mart’ta şehit olan 16 kahramana ait “Mecidiye Şehitliği Anıtı” ziyaret ediyor rehberimizin bilgileri ile tabyayı geziyoruz. Resim ve dinlenme molası ardından Mecidiye Tabyasında 18 Mart 1915’te kaldırdığı top mermisi ile birlikte Harp Mecmuasının ikinci sayısında fotoğrafı yayınlanan Seyit Onbaşı’nın anısına inşa edilmiş Seyit Onbaşı Anıtını ziyaret ediyoruz. Aracımıza binerek Şahindere Sargı Yeri Şehitliğine varıyoruz. Yaklaşık 2.000 şehidimizin yatmakta olduğu gerçek şüheda kabristanlarına sahip şehitliği rehberimiz eşliğinde geziyoruz. Fotoğraf molası ardından aracımıza geçiyoruz. Aracımız ile Alçıtepe Köyü girişinde yer alan 1915 Hilal-i Ahmer Hastane (Müzesi) Sergisine gidiyoruz. Burada, Çanakkale savaşları süresince cephede ve cephe gerisinde yer alan sağlık hizmetlerinin balmumu heykel tekniğinde mankenlerin yanı sıra tıpkı yapım maket canlandırma ile tasarlanmış bu muhteşem sergide 1915 ruhunun yansımalarının birlikte deneyimliyoruz. Duygu dolu anların ardından aracımız ile Gelibolu Yarımadası üzerinde yer alan en büyük Türk Şehitliği ve Şehitler Abidesinin bulunduğu Hisarlık Tepeye geçiyoruz. Rehberimiz eşliğinde şehitliği geziyor, 1915 yılında Çanakkale cephesinde şehit olan Mehmetçiklerin anısını yaşatmak için 1960 yılında inşa edilmiş Şehitler Abidesi hakkında rehberimizin bilgilendirmesi ardından fotoğraf çekimi ve istirahat için mola veriyoruz. Aracımıza binerek ziyaretimize devam ediyor, bu süre zarfında Morto Koyu, Fransız Mezarlığı, Seddülbahir bölgesi çıkarma plajları ve Helles Anıtı hakkında rehberimizin bilgilendirmesi eşliğinde bölgeyi panoramik olarak yaşayarak Ertuğrul Koyuna ulaşıyoruz. 25 Nisan 1915’de Ertuğrul Koyu'na çıkarma yapan 3000 İngiliz askerine karşı, 9. Tümen’e bağlı, 26. Alay ve aynı alayın 3. Tabur 10. Bölük 1. Takımı’ndan Ezineli Yahya Çavuş anısına yapılan şehitliği ziyaret ederken bölgede yaşanan mücadelenin detaylarını rehberimizden dinliyoruz. Yahya Çavuş ve 26. Alay Şehitliği ziyaretin ardından öğlen yemeği için istirahat veriyoruz. Yemek sonrası ziyaretimize kuzey cephesi ile devam ediyoruz. Önce Çanakkale cephesinde İngilizler ile savaşa katılan Avustralya ve Yeni Zelanda Kolordusu 25 Nisan sabahı ilk bu kara çıkmış olduğu 600 metrelik sahil şeridine sahip Anzak Koyu ziyaret ediyoruz. Ardından, araç ile 57. Piyade Alayı Şehitliğine ulaşıyoruz. 25 Nisan 1915’te Arıburnu Cephesi’nde ilerleyen Anzak askerlerini karşılayan 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal’in; “Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum” emri ile mevcudunun çok büyük bölümü şehit olması ile “Şehitler Alayı” olarak tarihe geçen 57. Alayın anısına inşa edilen şehitliğimiz ziyaret ediyoruz fotoğraf molası ardından Conkbayırına çıkıyoruz. Çanakkale savaşları sürecinin dönüm anlarından biri olarak 7 Ağustos 1915 tarihinde Anzak ve İngilizlerin taarruzlarıyla başlayan ve 10 Ağustos 1915 tarihinde Türk ordusunun zaferi ile sonuçlanan muharebelerinin hedef bölgesini ziyaret ediyor. Burada Mustafa Kemal Atatürk’ün saatinin parçalandığı anın hikâyesini rehberimizden dinliyoruz. Rehberimizin bilgilendirici anlatımlarının ardından Su yatağı mevki ve Mustafa Kemal’in 18 Mayıs’a kadar karargâh olarak kullandığı yer olan Kemalyeri bölgesini panoramik olarak ziyaret ederek akşam saatlerine doğru geri dönüş yoluna geçiyoruz. Ve günün sonunda değerli misafirlerimizle bir başka Aktivite Turizm organizasyonunda buluşmak üzere turumuzu sonlandırıyoruz. Kahvaltı: Otelde alınacaktır. (Ücrete Dahildir)Öğle Yemeği: Yol üzerindeki tesiste alınacaktır. (Dahil Değildir)Akşam Yemeği: Yol üzerindeki tesiste alınacaktır. (Dahil Değildir)Konaklama Oteli: Bu gece otel konaklaması yoktur.
ÖNEMLİ NOTLAR
Değerli konuklarımız ,
Rehber; hava ve yol şartları uygun olmadığı takdirde günün rotasını muadili bir rota ile değiştirebilir.
Turlarımızda 16 Kişilik Mercedes veya Volkswagen minibüsler kullanılmaktadır ve minibüslerimiz düzenli olarak dezenfekte edilmektedir.
Dostlarınızla güzel anılar biriktirebileceğiniz Konaklamalı Günübirlik Trekking Camping turları sunar. Bigezda turizm seyahat limited şirketi Türsab Adıyla(Special bigezda travel A-15926) 15.12.2022 yılında kurulmuştur.Merkez Ofisimiz Rize'nin Ardeşen İlçesinde Hizmet Vermektedir.Rize'den türkiye'nin birçok yerine düzenlediğimiz Konaklamalı Trekking Günübirlik Camping turlarımızla siz değerli müşterilerimizi memnun etmek için elimizden geleni yapıp kendimizi geliştirip araç filomuzu yeniliyor turizm sektöründe en iyi olmak için elimizden geleni yapıyoruz. Tabiki uzmanlık alanımız karadeniz :)Bizlerin hayali siz değerli misafirlerimizi büyülü bir yolculuğa çıkarmaktır. Amacımız bu yolculukta sizi güvenli eğlenceli yolculuğunuzda yoldaş olmak.sizinle birlikte Türkiye'nin en güzel yerlerini gezip isyankar şelalerinde yaylalarında manzaranın keyfine bakıp sakin patika'larinda ruhumuzu dinlendirip keyfinize keyf katmaktır.Fiyat politikamız güler yüzümüz konforlu araçlarımızla asla pişman olmayacağınızı garanti eder sizleri aramızda görmekten mutluluk duyarız.Çünkü hep diyoruz Bize katılın huzura giden yolları çok iyi biliyoruz.. :)It offers Accommodated Daily Trekking Camping tours where you can make beautiful memories with your friends.
Devamı
Special bigezda Travel (A-15926) © 2024 Tüm Hakları Saklıdır.